Türk yemek kültüründe hatırı sayılır bir yeri olan çorba çeşitleri, öylesine çoktur ki hiç şüphesiz pek çoğumuzun favori çorba listesi de epey kabarıktır.
Kış soğuklarında içimizi ısıtan, Ramazan ayında tüm gün boş olan mideyi yumuşatan, hasta yatağımızda doktor edasıyla bizi ayağa kaldıran adı üzerinde “hasta çorbaları” sıcacık sağlıklı yudumlarla, yaz aylarında ise serinleten lezzetiyle tabaklarımızda buluşuyor.
Kullanılan malzemelerin bambaşka olması nedeniyle çorbalar arasında hem lezzet hem de sağlığa yönelik faydaları açısından büyük farklılıklar görülürken, beslenme uzmanları tarafından yapılan uyarılar çorba severleri oldukça şaşırttı.
İçerdiği zengin besinler nedeniyle sağlığa faydalı yiyecekler arasında ilk sırada gösterilen tarhana çorbası, bazı kişiler için oldukça zararlı olabilir. Diyetisyen Işın Sayın, yoğun miktarda un barındırması nedeniyle tarhana çorbasının çocuklar ve grip hastalığı yaşayanlar için uygun bir yiyecek olmadığını belirterek, bu durumdaki kişiler için çok daha şifalı çorbalar bulunduğunu hatırlattı.
Türkiye'de en yaygın tüketilen çorba olan mercimek ve işkembe için de kısıtlayıcı özellikler barındırdıklarını belirten doktorlar, şifa deposu olan çorbaların listesini paylaştı.
Tavuk Çorbası
Halk arasında 'hasta çorbası' olarak bilinen tavuk çorbası, özellikle haşlanan tavuğun suyu ile hazırlanması durumunda eşsiz bir şifa deposuna dönüşüyor. Kalın bağırsakların çalışmasını sağlayan bu yiyecek, aynı zamanda hemoroid riskinin belirgin şekilde azalmasına yardımcı oluyor.
Protein, potasyum ve sodyum açısından zengin olan tavuk çorbası, yağ miktarı kırmızı ete kıyasla daha düşük olduğundan kolesterol hastaları tarafından da gönül rahatlığıyla tüketilebiliyor.
Kelle Paça Çorbası
Türkiye'de en sevilen çorbalar arasında yer alan kelle paça çorbası, esasında bir sakatat ürünü barındırıyor olmasına rağmen sağlığımıza yönelik eşsiz faydalar sunuyor.
İçeriğinde yer alan kolajen, kalsiyum ve magnezyum kemik gelişimine destek olur ve kırık kemiklerin iyileşmesine yardımcı olur. Aynı zamanda eklem ağrılarını hafifletme etkisi de vardır.
Çocuklarda kemik gelişimini destekler.
Bağ dokusunu desteklediği için dejeneratif eklem rahatsızlıklarına iyi gelir.
Kolajen üretimine sağladığı katkıyla cildin daha genç görünmesine yardımcı olur.
Brokoli Çorbası:
Her ne kadar lezzet sıralamasında üst basamaklarda yer almıyor olsa da, brokoli ile hazırlanan tüm yiyecekler gibi brokoli çorbası da besin değeri açısından oldukça zengin gıdalar arasında yer alıyor.
Bol miktarda A vitamini barındırıyor olması nedeniyle güçlü bir bağışıklık sisteminin inşa edilmesini sağlayan bu çorba, aynı zamanda doğal bir antibiyotik görevi üstleniyor. Vücudun hormonal dengesini yenileyen ve ödem atılmasını kolaylaştıran brokoli, beslenme uzmanları tarafından diyet listelerinin ilk sıralarına yerleştiriliyor.
