Şanlıurfa Barosu, Yargıtay 3. Ceza Dairesi, tutuklu Milletvekili Avukat Şerafettin Can Atalay hakkında ihlal kararı veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmasının ardından yaptığı basın açıklamasında sert tepki gösterdi.

Basın açıklamasını Şanlıurfa Baro Başkanı  Abdullah Öncel yaptı.

Büyükşehir Belediyesinde Bir İstifa Daha Büyükşehir Belediyesinde Bir İstifa Daha

Şanlıurfa Baro Başkanı  Abdullah Öncel yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı; “Yargıtay 3. Ceza Dairesi bir milletvekilinin siyasi haklarını kullanma ve parlamentoda görev yapma hakkını ihlal ettiği gibi toplumda rastlanılan adaletsizlikleri daha da yaygınlaştırmıştır.

Bilindiği üzere kamuoyunda “GEZİ DAVASI” olarak bilinen dosya kapsamında yargılanan Avukat Şerafettin Can Atalay’ın, 18 yıl hapis cezasına çarptırılmasının ardından 14 Mayıs'ta yapılan 28. Dönem Milletvekili Genel Seçiminde Türkiye İşçi Partisi’nden Hatay milletvekili seçilmiştir. Bunun akabinde Anayasa'nın milletvekillerine yasama dokunulmazlığı getiren 83. maddesine dayanılarak seçim sürecinin ardından Can Atalay’ın tahliyesi ve hakkındaki yargılamanın durması istemiyle Yargıtay’a başvurulmuştur. Ancak Yargıtay bu talebi reddetmiş akabinde Can Atalay'a verilen 18 yıl hapis cezasını onamıştır.

Anayasa Mahkemesine yapılan başvuru neticesinde 25 Ekim'de Can Atalay'ın "seçilme hakkı" ile "kişi hürriyeti ve güvenliği" haklarının ihlal edildiğine hükmedilmiştir. Ancak bugün gelinen noktada görüyoruz ki, Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında "Anayasa hükümlerini ihlal ettikleri ve kendilerine verilen yetki sınırlarını yasal olmayacak şekilde aşarak, hak ihlalinin kabulü yönünde oy kullandıkları" değerlendirmesi yapmıştır. "Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında gereğinin takdir ve ifası için" Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına karar vermiştir.

Temel kanunların mevcut olmadığı, istibdat devleti hüviyetiyle ülkede temel kanunların yok sayılarak muhalefetin bastırılmasında yargı erkleri güç olarak kullanılmaktadır. Devlet müdahaleciliğinin muhalif aktörleri ortadan kaldıran ve her kesime ilişkin kaynağı kendi elinde toplama, herkese kendi çıkarlarını benimsetme amacıyla yargıya yapılan müdahaleyle muhalefetin sindirilmesine izin vermeyeceğiz.

Anayasa madde 6 gereği hiçbir organ anayasadan kaynaklanmayan bir yetkiyi kullanamayacağı açıkça ortadadır. Yargıtay’ın veya bir başka mahkemenin “Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına uymuyorum” deme yetkisi bulunmamaktadır. Böyle bir karar ile Yargıtay, Anayasa’nın hükümlerini açıkça tanımadığını göstermektedir.Anayasa Mahkemesinin Can Atalay için verdiği karar gayet açık ve nettir.  Can Atalay’ın “yeniden yargılanmasına başlanması, mahkûmiyet hükmünün infazının durdurulması, ceza infaz kurumundan tahliyesinin sağlanması gerekmektedir. Bu karar, gayet hukukidir ve farklı yoruma müsait değildir. Ancak Yargıtay 3. Ceza dairesinin bu kararı ile bir milletvekilinin siyasi haklarını kullanma ve parlamentoda görev yapma hakkını ihlal ettiği gibi toplumda rastlanılan adaletsizlikleri daha da yaygınlaştırmıştır” 

Editör: Urfadasin Haber